Ana içeriğe atla

Halsey - Lonely is the Muse TÜRKÇE ÇEVİRİ

Halsey - Lonely is the Muse TÜRKÇE ÇEVİRİ



### **1. Kıta:**

**Orijinal Sözler:**

- *I spent years becoming cool and in one single second*

- *You can make a decade of my efforts disappear*

- *I'm just waiting at the bar and you rip open all my scars*

- *By saying something like, "Didn't know you were here"*


**Çeviri:**

- Yıllarımı havalı biri olmaya adadım ve tek bir saniyede

- On yıllık emeğimi yok edebilirsin

- Sadece barda bekliyorum ve sen tüm yaralarımı açıyorsun

- "Burada olduğunu bilmiyordum" gibi bir şey söyleyerek


**Analiz:**

Bu kıtada şarkıcı, yıllarca inşa ettiği imajının ne kadar kırılgan olabileceğini ifade ediyor. Bir kişinin, basit bir sözle bu emekleri kolayca yok edebileceğini anlatıyor. Bar ortamı, yalnızlığını ve içsel mücadelelerini temsil ediyor. Karşılaştığı kişi, şarkıcının eski yaralarını yeniden ortaya çıkararak duygusal bir çöküşe neden oluyor.


### **Nakarat:**

**Orijinal Sözler:**

- *I always knew I was a martyr and that Jesus was one too*

- *But I was built from special pieces that I learned how to unscrew*

- *And I can always reassemble to fit perfectly for you*

- *Or anybody that decides that I'm of use*


**Çeviri:**

- Hep bir şehit olduğumu ve İsa'nın da öyle olduğunu biliyordum

- Ama özel parçalarla yapıldım ve nasıl sökülüp takılacağını öğrendim

- Ve her zaman senin için mükemmel bir şekilde yeniden bir araya gelebilirim

- Ya da beni kullanmaya karar veren herkes için


**Analiz:**

Nakaratta, şarkıcı kendini bir şehit olarak tanımlıyor ve fedakarlık yapma konusunda İsa’yla bir bağ kuruyor. Kendisini başkalarına uyum sağlamak için sürekli olarak yeniden inşa edebildiğini anlatıyor. Ancak bu, kendini feda etme ve başkalarına hizmet etme pahasına gerçekleşen bir uyum. Şarkıcı, sadece başkaları tarafından kullanıldığını ve bunun sonucunda değersiz hissettiğini ifade ediyor.


### **Post-Nakarat:**

**Orijinal Sözler:**

- *Lonely is the muse*

- *Ah-ah*

- *Lonely is the muse*


**Çeviri:**

- Müz ilhamı yalnızdır

- Ah-ah

- Müz ilhamı yalnızdır


**Analiz:**

Bu bölümde şarkıcı, ilham kaynağı olmanın getirdiği yalnızlığı vurguluyor. İlham veren kişinin, yaratıcı süreçte yalnız ve izole kaldığını ifade ediyor. Bu yalnızlık, sürekli olarak başkaları için yaratıcı bir enerji kaynağı olmanın kaçınılmaz sonucudur.


### **2. Kıta:**

**Orijinal Sözler:**

- *So where do I go in the process when I'm just an apparatus?*

- *I've inspired platinum records, I've earned platinum airline status*

- *And I mined a couple diamonds from the stories in my head*

- *But I'm reduced to just a body here in someone else's bed*


**Çeviri:**

- Bu süreçte sadece bir araçken nereye giderim?

- Platin plaklara ilham verdim, platin hava yolu statüsü kazandım

- Ve kafamdaki hikayelerden birkaç elmas çıkardım

- Ama burada başka birinin yatağında sadece bir bedene indirgendim


**Analiz:**

Şarkıcı, yaratıcı süreçte sadece bir "araç" olarak hissettiğini sorguluyor. Başarılarına rağmen (platin plaklar ve hava yolu statüsü), kendini başkasının yaşamında sadece fiziksel bir varlık olarak hissediyor. İçsel değerini yaratıcı çalışmalarında dışa vurabilse de, bu değer başkaları tarafından fark edilmediği için hayal kırıklığına uğruyor.


### **Nakarat (Tekrar):**

**Orijinal Sözler:**

- *Always knew I was a martyr and Jesus was one too*

- *But I was built from special pieces that I learned how to unscrew*

- *And I can always reassemble to fit perfectly for you*

- *Or anybody that decides that I'm of use*


**Çeviri:**

- Hep bir şehit olduğumu ve İsa'nın da öyle olduğunu biliyordum

- Ama özel parçalarla yapıldım ve nasıl sökülüp takılacağını öğrendim

- Ve her zaman senin için mükemmel bir şekilde yeniden bir araya gelebilirim

- Ya da beni kullanmaya karar veren herkes için


**Analiz:**

Bu tekrarda, şarkıcının kendini başkalarına hizmet etmeye adamış biri olarak görmesi vurgulanıyor. Tekrarlanan bu nakarat, kendini sürekli olarak başkalarının ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirme hissini pekiştiriyor. Şarkıcı, kimliğinin sürekli olarak başkalarının istekleri doğrultusunda değiştirildiğini hissediyor.


### **Köprü:**

**Orijinal Sözler:**

- *And I will always be a martyr, I will fill your life with sounds*

- *I'll be a wind chime in the window, catching life you throw around*

- *And I will tear apart your bedroom, I'll call you in the night*

- *I will exist in every second just to decorate your life*


**Çeviri:**

- Ve her zaman bir şehit olacağım, hayatını seslerle dolduracağım

- Penceredeki bir rüzgar çanı olacağım, etrafa saçtığın hayatı yakalayan

- Yatak odanı darmadağın edeceğim, gece seni arayacağım

- Hayatını süslemek için her saniyede var olacağım


**Analiz:**

Köprü bölümünde, şarkıcı kendini tamamen başkasının hayatını zenginleştirmeye adar. Penceredeki rüzgar çanı metaforu, şarkıcının başkasının yaşam deneyimlerini güzelleştiren pasif bir rolü üstlendiğini ifade eder. Ancak bu aynı zamanda, şarkıcının kendi iradesinden yoksun olduğunu ve başkalarının istekleri doğrultusunda şekillendiğini gösterir.


### **Nakarat (Son Tekrar):**

**Orijinal Sözler:**

- *And when you're done, you can discard me like the others always do*

- *And I will nurse my wounds until another artist stains me new*

- *And I will always reassemble to fit perfectly in view*

- *For anybody that decides that I'm of use*


**Çeviri:**

- Ve işin bittiğinde, beni diğerlerinin hep yaptığı gibi atabilirsin

- Ve başka bir sanatçı beni yeniden şekillendirene kadar yaralarımı iyileştireceğim

- Ve her zaman yeniden bir araya gelip mükemmel bir şekilde görünür olacağım

- Beni kullanmaya karar veren herkes için


**Analiz:**

Son nakarat, şarkıcının kullanılıp atılmaya mahkum olduğu hissini pekiştiriyor. Şarkıcı, bir kez daha kullanılmak üzere yaralarını iyileştirip yeniden inşa ediyor. Bu, kendini sürekli olarak başkalarının ihtiyaçlarına göre yeniden şekillendirmenin acı verici bir döngü olduğunu ifade eder.


### **Post-Nakarat (Son Tekrar):**

**Orijinal Sözler:**

- *Lonely is the muse*

- *Ah-ah*

- *Lonely is the muse*


**Çeviri:**

- Müz ilhamı yalnızdır

- Ah-ah

- Müz ilhamı yalnızdır


**Analiz:**

Bu son tekrar, şarkıcının yalnızlık hissini ve bir ilham kaynağı olmanın getirdiği yalıtılmışlık duygusunu pekiştirir. Şarkıcı, başkaları için ilham kaynağı olmanın duygusal yükünü taşır ve bu yük onu yalnızlığa sürükler.


### **Outro:**

**Orijinal Sözler:**

- *Lonely and forgotten is the*


**Çeviri:**

- Yalnız ve unutulmuş olan


**Analiz:**

Outro, yarıda bırakılmış bir cümleyle sona eriyor, bu da bir tür belirsizlik ve çözülmemiş bir duyguya işaret ediyor. Bu, şarkıcının yalnızlık ve kullanılma döngüsünün hala devam ettiğini gösterir. Eksik bırakılan bu cümle, şarkıcının içsel mücadelesini ve bu mücadelenin sonunun olmadığını ifade eder.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ ### Kıta 1 **Lyrics:** ``` Just one more tear to cry One teardrop from my eye You better save it for The middle of the night When things aren't black-and-white Enter, Troubadour: "Remember 24?" ``` **Analizi:** Bu kıta, anlatıcının son bir gözyaşını döktüğünü ve bunu gece yarısı için saklamayı önerdiğini anlatıyor. "Things aren't black-and-white" (Şeyler siyah-beyaz değil) ifadesi, hayatın karmaşıklığına işaret ediyor. Troubadour (gezgin ozan) sahneye giriyor ve "Remember 24?" (24'ü hatırla) diyor. Bu, anlatıcının geçmişte önemli bir olayı hatırlaması gerektiğini belirtiyor olabilir. **Çeviri:** ``` Sadece bir damla gözyaşı daha Gözümden bir damla yaş Onu gece yarısı için sakla Şeyler siyah-beyaz olmadığında Gezgin Ozan sahneye girer: "24'ü hatırla?" ``` ### Koro **Lyrics:** ``` And when I'm back in Chicago, I feel it Another version of me, I was in it I wave goodbye to the end of beginning...

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri **Kıta 1:** - **Sözler:**   Telling myself I won't go there     Oh, but I know that I won't care     Tryna wash away all the blood I've spilt     This lust is a burden that we both share     Two sinners can't atone from a lone prayer     Souls tied, intertwined by pride and guilt   - **Analiz:**     Bu kıta, anlatıcının içsel çatışmasını ve suçluluk duygusunu ele alıyor. Anlatıcı, yıkıcı davranışlarının farkında ve bundan kaçmanın zor olduğunu kabul ediyor. Kan, geçmişteki günahları ve eylemleri simgeliyor ve paylaşılan arzu, karşılıklı bir mücadeleyi ifade ediyor. İki günahkarın tek bir dua ile kendilerini affedemeyeceği vurgusu, gurur ve suçlulukla birbirine bağlı olan derin ahlaki ve duygusal karmaşıklığı öne çıkarıyor. - **Çeviri:**     Kendime oraya gitmeyeceğimi söylüyorum     Ama umursamayacağımı biliyorum...

Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri

  Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri Are you someone that I could give my heart to?   Sen benim verebileceğim biri misin? Or just the poison that I'm drawn to?   Yoksa sadece beni çeken zehre mi? It can be hard to tell the difference late at night   Farkı söylemek gece geç saatlerde zor olabilir Play fair, is that a compass in your nature?   Adil oyna, o pusula senin doğanda mı? Or are you tricky 'cause I been there   Yoksa kurnaz mısın? Çünkü ben de oradaydım And baby, I don't need to learn that lesson twice   Ve bebeğim, o dersi iki kez öğrenmeme gerek yok But if you really wanna go there   Ama gerçekten oraya gitmek istiyorsan You should know I   Bilmelisin ki ben Need someone to hold me close   Bana sarılacak birine ihtiyacım var Deeper than I've ever known   Hiç bilmediğim kadar derin Whose love feels like a rodeo   Kimin aşkı rodeo gibi hissettiriyor Knows just ...