Ana içeriğe atla

Clean Bandit - Symphony TÜRKÇE ÇEVİRİ (feat. Zara Larsson)

Clean Bandit - Symphony TÜRKÇE ÇEVİRİ (feat. Zara Larsson)



 **1. Kıta:**


*Oh no what time is it I just got fine with it  

Everything we talked about it’s all gotta change  

It needs a rearrange I like talking to you but I lose track of the time  

My heart is still cold from the other line  

My soul was provoked for a different crime  

I know you’ll find a way I know you’ll get away  

But will you take me with you I hope you take me with you*


**Çeviri:**


*Ah hayır, saat kaç oldu, yeni alıştım  

Konuştuğumuz her şey değişmeli  

Yeniden düzenlenmesi gerekiyor, seninle konuşmayı seviyorum ama zamanın nasıl geçtiğini fark etmiyorum  

Kalbim hala diğer hattan soğuk  

Ruhum farklı bir suç için kışkırtıldı  

Bir yol bulacağını biliyorum, kaçacağını biliyorum  

Ama beni de yanında götürür müsün, umarım beni de götürürsün*


**Analiz:**

Bu kıta, kişinin bir değişim ihtiyacı içinde olduğunu ifade ediyor. Zamanın nasıl geçtiğini fark etmeme ve kaybolmuşluk duygusu öne çıkıyor. Aynı zamanda konuştuğu kişiyle güçlü bir bağ var ama geçmişten gelen duygusal bir yaradan dolayı kalbi soğuk. Kaçış arzusu ve birlikte kaçma isteği dile getiriliyor.


---


**2. Kıta:**


*I feel so tired  

But time keeps marching on  

I can’t sleep till all  

These clouds are gone*


**Çeviri:**


*Kendimi çok yorgun hissediyorum  

Ama zaman yürümeye devam ediyor  

Tüm bu bulutlar kaybolana kadar  

Uyuyamıyorum*


**Analiz:**

Bu kıta, yorgunluk ve uykusuzluk hissine odaklanıyor. Kişi, hayattaki sorunlar ya da belirsizliklerle mücadele ediyor ve onları "bulutlar" olarak sembolize ediyor. Bu sorunlar ortadan kalkana kadar huzura kavuşamıyor, zamanın geçişine karşı dirençsiz ve bitkin bir halde.


---


**3. Kıta:**


*Oh no we’re blind again we just lost the sight of it  

Everything and all that we had ever done  

We need to see again we stopped listening  

And that’s on all of us this time  

Our hearts are still sold from a simple time  

And our wants are still old and we do or die  

I hope we find a way I hope we get away  

Just a rescue from a lost lonely time*


**Çeviri:**


*Ah hayır, yine kör olduk, sadece görüşümüzü kaybettik  

Yaptığımız her şey ve tüm geçmiş  

Yeniden görmeye ihtiyacımız var, dinlemeyi bıraktık  

Bu sefer hepimizin suçu  

Kalplerimiz hala basit bir zamandan satıldı  

Ve isteklerimiz hala eski, ya yaparız ya da ölürüz  

Bir yol bulmamızı umuyorum, umarım kaçarız  

Sadece kaybolmuş yalnız bir zamandan kurtuluş*


**Analiz:**

Bu kıtada, bir tür farkındalık kaybı ve yanlış kararlar üzerinde duruluyor. Geçmişteki basitlikten uzaklaşıldığı, kalplerin o zamanlara bağlı kaldığı ve isteklerin değişmediği vurgulanıyor. Kaçış, kurtuluş umudu ve bir zamanlar kaybolan bağlantıları yeniden bulma arzusu var.


---


**4. Kıta:**


*I feel so tired  

But time keeps marching on  

I can’t sleep till all  

These clouds are gone  

Till they’re gone  

Till they’re gone  

Till we burn out the sun  

Till they’re gone  

Till we burn out the sun*


**Çeviri:**


*Kendimi çok yorgun hissediyorum  

Ama zaman yürümeye devam ediyor  

Tüm bu bulutlar kaybolana kadar  

Uyuyamıyorum  

Kaybolana kadar  

Kaybolana kadar  

Güneşi tüketene kadar  

Kaybolana kadar  

Güneşi tüketene kadar*


**Analiz:**

Yorgunluk ve huzursuzluk teması devam ediyor. "Bulutlar" sorunları temsil etmeye devam ediyor ve kişinin çözüm bulana kadar rahat edemeyeceği vurgulanıyor. "Güneşi tüketmek" ifadesi, sorunlar çözülene kadar her şeyin tükenmesine ya da sonuna kadar gitme arzusunu temsil edebilir.


---


**5. Kıta:**


*Hey will you wait for me  

Hey will you wait for me*


**Çeviri:**


*Hey, beni bekler misin  

Hey, beni bekler misin*


**Analiz:**

Bu kıtada basit ama güçlü bir soru soruluyor: Bekleyip beklememe üzerine. Kişi, karşısındaki kişiden sabırlı olmasını ve birlikte kaçmak için kendisini beklemesini umuyor. 


---


**6. Kıta: (Tekrar)**


*Kendimi çok yorgun hissediyorum  

Ama zaman yürümeye devam ediyor  

Tüm bu bulutlar kaybolana kadar  

Uyuyamıyorum  

Kaybolana kadar  

Kaybolana kadar  

Güneşi tüketene kadar  

Kaybolana kadar  

Güneşi tüketene kadar*


**Analiz:**

Bu kıta, önceki kıtaların tekrarı niteliğinde olup, şarkının genelinde hakim olan yorgunluk, zamanın geçişi, sorunlarla yüzleşme ve kaçış arzusu gibi temaları pekiştiriyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ ### Kıta 1 **Lyrics:** ``` Just one more tear to cry One teardrop from my eye You better save it for The middle of the night When things aren't black-and-white Enter, Troubadour: "Remember 24?" ``` **Analizi:** Bu kıta, anlatıcının son bir gözyaşını döktüğünü ve bunu gece yarısı için saklamayı önerdiğini anlatıyor. "Things aren't black-and-white" (Şeyler siyah-beyaz değil) ifadesi, hayatın karmaşıklığına işaret ediyor. Troubadour (gezgin ozan) sahneye giriyor ve "Remember 24?" (24'ü hatırla) diyor. Bu, anlatıcının geçmişte önemli bir olayı hatırlaması gerektiğini belirtiyor olabilir. **Çeviri:** ``` Sadece bir damla gözyaşı daha Gözümden bir damla yaş Onu gece yarısı için sakla Şeyler siyah-beyaz olmadığında Gezgin Ozan sahneye girer: "24'ü hatırla?" ``` ### Koro **Lyrics:** ``` And when I'm back in Chicago, I feel it Another version of me, I was in it I wave goodbye to the end of beginning...

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri **Kıta 1:** - **Sözler:**   Telling myself I won't go there     Oh, but I know that I won't care     Tryna wash away all the blood I've spilt     This lust is a burden that we both share     Two sinners can't atone from a lone prayer     Souls tied, intertwined by pride and guilt   - **Analiz:**     Bu kıta, anlatıcının içsel çatışmasını ve suçluluk duygusunu ele alıyor. Anlatıcı, yıkıcı davranışlarının farkında ve bundan kaçmanın zor olduğunu kabul ediyor. Kan, geçmişteki günahları ve eylemleri simgeliyor ve paylaşılan arzu, karşılıklı bir mücadeleyi ifade ediyor. İki günahkarın tek bir dua ile kendilerini affedemeyeceği vurgusu, gurur ve suçlulukla birbirine bağlı olan derin ahlaki ve duygusal karmaşıklığı öne çıkarıyor. - **Çeviri:**     Kendime oraya gitmeyeceğimi söylüyorum     Ama umursamayacağımı biliyorum...

Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri

  Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri Are you someone that I could give my heart to?   Sen benim verebileceğim biri misin? Or just the poison that I'm drawn to?   Yoksa sadece beni çeken zehre mi? It can be hard to tell the difference late at night   Farkı söylemek gece geç saatlerde zor olabilir Play fair, is that a compass in your nature?   Adil oyna, o pusula senin doğanda mı? Or are you tricky 'cause I been there   Yoksa kurnaz mısın? Çünkü ben de oradaydım And baby, I don't need to learn that lesson twice   Ve bebeğim, o dersi iki kez öğrenmeme gerek yok But if you really wanna go there   Ama gerçekten oraya gitmek istiyorsan You should know I   Bilmelisin ki ben Need someone to hold me close   Bana sarılacak birine ihtiyacım var Deeper than I've ever known   Hiç bilmediğim kadar derin Whose love feels like a rodeo   Kimin aşkı rodeo gibi hissettiriyor Knows just ...