Ana içeriğe atla

Halsey - Panic Attack TÜRKÇE ÇEVİRİ



Şarkı Analizi ve Çevirisi


1. Giriş

Ha ha ha ha ha ha
Ha ha ha ha ha ha
Ha ha ha

Analiz:
Şarkının giriş kısmı, hem gergin hem de biraz ironik bir atmosfer yaratıyor. Kahkahalar, gülmenin ardında bir kaygı hissini çağrıştırıyor, bu da şarkının temasına uygun şekilde bir duygusal karışıklık hissi uyandırıyor.

Çeviri:
Ha ha ha ha ha ha
Ha ha ha ha ha ha
Ha ha ha


2. Kıta

My body carries sadness that my brain cannot yet see
And I’ve been holding on to memories in my stomach and my teeth
And both my shoulders have been burdened by the weight of my mistakes
And every time you lean in closer, both my knees can't help but shake

Analiz:
Bu kıta, kişinin bedeninde biriken, ancak zihinsel olarak henüz tanımlanamayan üzüntü ve duygusal yükleri anlatıyor. Yazar, duyguların fiziksel tezahürlerine dikkat çekerek travmanın bedensel etkilerini vurguluyor. Özellikle dizlerin titremesi, karşısındaki kişiye karşı duyulan yoğun endişe veya aşkın bir belirtisi olabilir.

Çeviri:
Bedenim beynimin henüz göremediği bir hüzün taşıyor.
Ve anılarımı midemde ve dişlerimde tutuyorum.
Her iki omzum da hatalarımın ağırlığıyla yüklendi.
Ve sen her yaklaştığında dizlerim titremeden duramıyor.


3. Nakarat

And I think you're a danger to my health or so it seems
Is it love or a panic attack?
Is a heavy heart too much to hold?
I don't know but it's late so I'm taking you home
Is it love or a panic attack?
Would you mind if I asked you on the phone?
I don't know but it's late so I'm taking you home

Analiz:
Nakarat, kişinin duygusal karmaşasını ve belirsizliğini dile getiriyor. Aşk mı yoksa panik atak mı olduğu konusunda tereddüt yaşanıyor. Bu durum, ilişkilerdeki güven ve korkunun birbirine karıştığını gösteriyor. Ayrıca "ağır bir kalp" metaforu, duygusal yükün taşınmasının zorluğunu ifade ediyor.

Çeviri:
Ve sanırım sen sağlığım için bir tehlikesin ya da öyle görünüyor.
Aşk mı yoksa bir panik atak mı?
Ağır bir kalp taşımak için fazla mı?
Bilmiyorum ama geç oldu, seni eve götürüyorum.
Aşk mı yoksa bir panik atak mı?
Telefonda sorsam rahatsız olur musun?
Bilmiyorum ama geç oldu, seni eve götürüyorum.


4. Kıta

I had to call the doctor, left a note on his machine
Because I tripped when we went walking and I felt it in my spleen
Now I think I need a blood test or an antihistamine
Because you make me fucking nervous and I don’t know what it all means

Analiz:
Bu kıta, fiziksel ve psikolojik semptomlar arasındaki bağlantıyı mizahi bir şekilde ele alıyor. Yazar, hissettiği yoğun duygusal baskıyı tıbbi bir soruna benzetiyor. Özellikle "antihistamin" gibi somut terimler, bu kaygının gerçek bir fiziksel tepki gibi hissettirdiğini anlatıyor.

Çeviri:
Doktoru aramak zorunda kaldım, telesekreterine bir not bıraktım.
Çünkü yürürken tökezledim ve dalak bölgemde hissettim.
Şimdi bir kan testine ya da bir antihistamine ihtiyacım olduğunu düşünüyorum.
Çünkü sen beni inanılmaz derecede gerginleştiriyorsun ve bunun ne anlama geldiğini bilmiyorum.


5. Nakarat (Tekrar)

And I think you're a danger to my health or so it seems
Is it love or a panic attack?
Is a heavy heart too much to hold?
I don't know but it's late so I'm taking you home
Is it love or a panic attack?
Would you mind if I asked you on the phone?
I don't know but it's late so I'm taking you home

(Nakaratın çevirisi yukarıda verilmiştir.)


6. Köprü

My spirit has been broken
My optimism’s getting sore
And I would love to love you
But my body’s keeping score
And I don't know if I can see you anymore

Analiz:
Köprü, yazarın ruh halindeki karamsarlığı ve aşk arzusu arasındaki çelişkiyi vurguluyor. "Body’s keeping score" ifadesi, travmanın beden üzerindeki kalıcı etkilerine yapılan güçlü bir göndermedir. Kişi, geçmişte yaşadığı duygusal acıların yeni bir ilişkiye engel olduğunu hissetmektedir.

Çeviri:
Ruhum kırıldı.
İyimserliğim yara alıyor.
Ve seni sevmeyi çok isterdim.
Ama bedenim geçmişin izlerini taşıyor.
Ve artık seni görüp göremeyeceğimi bilmiyorum.


7. Son Nakarat

Is it love?
Is it love?
Is it love?
Is it love?
Is it love or a panic attack?
Is a heavy heart too much to hold?
I don't know but it's late so I'm taking you home
Is it love or a panic attack?
Would you mind if I asked you on the phone?
I don't know but it's late so I'm taking you home

Analiz:
Şarkının sonunda nakarat tekrar edilirken, "Is it love?" sorusunun tekrarı duygusal karışıklığı daha da güçlendirir. Belirsizlik duygusu, şarkının genel temasını tamamlar.

Çeviri:
Aşk mı?
Aşk mı?
Aşk mı?
Aşk mı?
Aşk mı yoksa bir panik atak mı?
Ağır bir kalp taşımak için fazla mı?
Bilmiyorum ama geç oldu, seni eve götürüyorum.
Aşk mı yoksa bir panik atak mı?
Telefonda sorsam rahatsız olur musun?
Bilmiyorum ama geç oldu, seni eve götürüyorum.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ ### Kıta 1 **Lyrics:** ``` Just one more tear to cry One teardrop from my eye You better save it for The middle of the night When things aren't black-and-white Enter, Troubadour: "Remember 24?" ``` **Analizi:** Bu kıta, anlatıcının son bir gözyaşını döktüğünü ve bunu gece yarısı için saklamayı önerdiğini anlatıyor. "Things aren't black-and-white" (Şeyler siyah-beyaz değil) ifadesi, hayatın karmaşıklığına işaret ediyor. Troubadour (gezgin ozan) sahneye giriyor ve "Remember 24?" (24'ü hatırla) diyor. Bu, anlatıcının geçmişte önemli bir olayı hatırlaması gerektiğini belirtiyor olabilir. **Çeviri:** ``` Sadece bir damla gözyaşı daha Gözümden bir damla yaş Onu gece yarısı için sakla Şeyler siyah-beyaz olmadığında Gezgin Ozan sahneye girer: "24'ü hatırla?" ``` ### Koro **Lyrics:** ``` And when I'm back in Chicago, I feel it Another version of me, I was in it I wave goodbye to the end of beginning...

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri

David Kushner - Daylight Türkçe Çeviri **Kıta 1:** - **Sözler:**   Telling myself I won't go there     Oh, but I know that I won't care     Tryna wash away all the blood I've spilt     This lust is a burden that we both share     Two sinners can't atone from a lone prayer     Souls tied, intertwined by pride and guilt   - **Analiz:**     Bu kıta, anlatıcının içsel çatışmasını ve suçluluk duygusunu ele alıyor. Anlatıcı, yıkıcı davranışlarının farkında ve bundan kaçmanın zor olduğunu kabul ediyor. Kan, geçmişteki günahları ve eylemleri simgeliyor ve paylaşılan arzu, karşılıklı bir mücadeleyi ifade ediyor. İki günahkarın tek bir dua ile kendilerini affedemeyeceği vurgusu, gurur ve suçlulukla birbirine bağlı olan derin ahlaki ve duygusal karmaşıklığı öne çıkarıyor. - **Çeviri:**     Kendime oraya gitmeyeceğimi söylüyorum     Ama umursamayacağımı biliyorum...

Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri

  Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri Are you someone that I could give my heart to?   Sen benim verebileceğim biri misin? Or just the poison that I'm drawn to?   Yoksa sadece beni çeken zehre mi? It can be hard to tell the difference late at night   Farkı söylemek gece geç saatlerde zor olabilir Play fair, is that a compass in your nature?   Adil oyna, o pusula senin doğanda mı? Or are you tricky 'cause I been there   Yoksa kurnaz mısın? Çünkü ben de oradaydım And baby, I don't need to learn that lesson twice   Ve bebeğim, o dersi iki kez öğrenmeme gerek yok But if you really wanna go there   Ama gerçekten oraya gitmek istiyorsan You should know I   Bilmelisin ki ben Need someone to hold me close   Bana sarılacak birine ihtiyacım var Deeper than I've ever known   Hiç bilmediğim kadar derin Whose love feels like a rodeo   Kimin aşkı rodeo gibi hissettiriyor Knows just ...