Martin Garrix & Jex - Told You So TÜRKÇE ÇEVİRİ
1. Kıta ve Çeviri
Sözler:
Something in my body
Something that's in my soul
Tells me you're somebody
Someone I need to know
No, I can't leave here sorry
If I just let this go
Don't wanna hear my heart say
"I told you so" (I told you so)
Çeviri:
Bedenimde bir şey,
Ruhumda bir şey
Bana, senin tanımam gereken biri olduğunu söylüyor.
Hayır, burada pişman bir şekilde ayrılamam,
Eğer bunu sadece bırakıp gidersem.
Kalbimin "Sana demiştim," dediğini duymak istemem.
Analiz:
Bu kıta, kişinin içsel bir sezgiyi takip etme arzusunu vurguluyor. Karşısındaki kişinin özel olduğunu hissettiği anlaşılıyor ve bu fırsatı kaçırmak istemiyor. Pişmanlık duymaktan korktuğu için duygularını ifade etmeyi seçiyor.
Nakarat ve Çeviri
Sözler:
Don't wanna hear my heart say
"I told you so"
Çeviri:
Kalbimin "Sana demiştim," dediğini duymak istemem.
Analiz:
Nakarat, şarkının ana duygusal temasını özetliyor: Risk almaktan çekinmenin ardından gelen pişmanlık duygusundan kaçınmak. Cesaret göstermenin önemine vurgu yapıyor.
2. Kıta ve Çeviri
Sözler:
All day, all night
Been looking all my life
Trying to find something new
Still lost, but I, I find my way tonight
And I know it's because of you
Çeviri:
Bütün gün, bütün gece,
Tüm hayatım boyunca aradım,
Yeni bir şey bulmaya çalıştım.
Hâlâ kaybolmuş olabilirim ama, bu gece yolumu buluyorum
Ve bunun senin sayende olduğunu biliyorum.
Analiz:
Bu kıta, hayat boyu süren bir arayışı anlatıyor. Şarkıdaki anlatıcı, sonunda yolunu bulduğunu hissediyor ve bunu karşısındaki kişinin etkisine bağlıyor. Kişi, hayatındaki belirsizliklerin bu bağ sayesinde anlam kazandığını düşünüyor.
3. Kıta ve Çeviri
Sözler:
Eyes are on me
I can feel the fire
Not like anything that I've ever known
Might be the one and only chance
I get with you
And I'll regret it if I take it too slow
Çeviri:
Gözlerin üzerimde,
Ateşi hissedebiliyorum.
Bu, daha önce hiç bilmediğim bir şey gibi.
Belki de bu, seninle olan tek ve biricik şansım.
Ve bunu ağırdan alırsam pişman olacağım.
Analiz:
Bu kıta, yoğun bir duygusal ve fiziksel çekimi betimliyor. Karşısındaki kişiyle bir bağlantı kurmanın önemini vurguluyor ve bu fırsatı kaçırmanın getireceği pişmanlıktan korkuyor.
4. Kıta ve Çeviri
Sözler:
Could run, could hide
But I won't sleep tonight
Wondering what did I lose (Oh-oh)
I can't deny
No, when that feelings right
I bet you feel the way I do
Çeviri:
Kaçabilirim, saklanabilirim,
Ama bu gece uyuyamam.
Acaba neyi kaybettim diye düşünerek.
İnkâr edemem,
Hayır, o his doğru olduğunda,
Bahse girerim ki, sen de benim gibi hissediyorsun.
Analiz:
Anlatıcı, duygularını bastırmak yerine onlarla yüzleşmeyi seçiyor. Bu, dürüst bir bağ kurmanın gerekliliğine işaret ediyor. Aynı hislerin karşı tarafta da mevcut olduğuna dair bir umut taşıyor.
Son Bölüm ve Çeviri
Sözler:
Most have fallen
I'm here stalling
This is what it feels like
Most have fallen down
And you know I won't fall
Çeviri:
Çoğu kişi düşmüş,
Ben burada oyalanıyorum.
Bunun nasıl bir his olduğunu anlıyorum.
Çoğu kişi yere serilmiş,
Ama biliyorsun, ben düşmeyeceğim.
Analiz:
Bu bölüm, anlatıcının kararlılığını ve cesaretini sergiliyor. Geçmişteki deneyimlerden ders alarak, bu kez duygusal olarak güçlü durmaya niyetli olduğunu gösteriyor.
Genel Analiz
Şarkı, içsel sezgiler, aşkın gücü ve pişmanlıktan kaçınma temalarını işliyor. Anlatıcı, karşısındaki kişiyle özel bir bağ kurma fırsatını kaçırmak istemiyor. Metaforlar ve yoğun duygusal ifadeler, şarkının duygusal derinliğini artırıyor.
Yorumlar
Yorum Gönder