Ana içeriğe atla

Queen - Under Pressure Türkçe Çeviri


Queen - Under Pressure Türkçe Çeviri


Mmm num ba de
Mmm num ba de

Dum bum ba be
Dum bum ba be

Doo buh dum ba beh beh
Doo buh dum ba beh beh


Pressure: pushing down on me
Baskı: beni eziyor

Pressing down on you, no man ask for
Seni de eziyor, kimsenin istemediği bir şey bu

Under pressure that burns a building down
Bir binayı yakan baskının altında

Splits a family in two
Bir aileyi ikiye bölen

Puts people on streets
İnsanları sokaklara döken


Um ba ba be
Um ba ba be

Um ba ba be
Um ba ba be

De day da
De day da

Ee day da
Ee day da


That's OK
Tamam, sorun değil


That's the terror of knowing
Bilmenin dehşetidir bu

What this world is about
Bu dünyanın neyle ilgili olduğunu

Watching some good friends screaming
Bazı iyi arkadaşların çığlık attığını izlemek

"Let me out!"
“Beni buradan çıkarın!”


Tomorrow gets me higher
Yarın beni daha da yukarı çeker

Pressure on people, people on streets
İnsanlar üzerinde baskı, sokaktaki insanlar


Day day de mm hm
Day day de mm hm

Da da da ba ba
Da da da ba ba

OK
Tamam


Chippin' around, kick my brains 'round the floor
Etrafı dolanıyorum, beynimi yere çarpıyorum

These are the days: it never rains but it pours
Bu günlerde yağmur yağmaz, sağanak olur


Ee do ba be
Ee do ba be

Ee da ba ba ba
Ee da ba ba ba

Um bo bo
Um bo bo

Be lap
Be lap


People on streets
Sokaktaki insanlar

Ee da de da de
Ee da de da de

People on streets
Sokaktaki insanlar

Ee da de da de da de da
Ee da de da de da de da


It's the terror of knowing
Bu, bilmenin yarattığı dehşet

What this world is about
Bu dünyanın neyle ilgili olduğunu

Watching some good friends screaming
Bazı iyi arkadaşların çığlık attığını izlemek

"Let me out!"
“Beni buradan çıkarın!”


Tomorrow gets me higher, higher, high!
Yarın beni daha da yukarı taşır, daha yükseğe!

Pressure on people, people on streets
İnsanlar üzerinde baskı, sokaklardaki insanlar


Turned away from it all like a blind man
Her şeyden yüz çeviren bir kör gibi

Sat on a fence, but it don't work
Kararsız kaldım ama işe yaramıyor

Keep coming up with love, but it's so slashed and torn
Sevgiyle devam etmeye çalışıyorum ama o öyle parçalanmış ve yırtılmış ki


Why, why, why!?
Neden, neden, neden!?


Love, love, love, love, love
Aşk, aşk, aşk, aşk, aşk


Insanity laughs under pressure
Delilik, baskının altında gülüyor

We're breaking
Çöküyoruz


Can't we give ourselves one more chance?
Kendimize bir şans daha veremez miyiz?

Why can't we give love that one more chance?
Neden aşka bir şans daha veremiyoruz?

Why can't we give love, give love, give love, give love, give love, give love, give love, give love, give love?
Neden aşka, aşka, aşka, aşka, aşka, aşka, aşka, aşka, aşka bir şans veremiyoruz?


'Cause love's such an old-fashioned word
Çünkü aşk çok eski kafalı bir kelime

And love dares you to care for the people on the edge of the night
Ve aşk, gecenin kenarında kalan insanlar için endişelenmeye seni zorlar

And love dares you to change our way of caring about ourselves
Ve aşk, kendimize gösterdiğimiz özeni değiştirmemizi ister


This is our last dance
Bu bizim son dansımız

This is our last dance
Bu bizim son dansımız

This is ourselves
Bu biziz


Under pressure
Baskı altında

Under pressure
Baskı altında

Pressure
Baskı


🎵 Şarkının Özeti:

"Under Pressure", modern hayatın ve toplumun insanlar üzerindeki ezici etkilerini konu alıyor. Maddi ve duygusal baskılar, insanlar arasında bölünmelere, sokakta yaşamaya kadar giden zorluklara neden oluyor. Şarkı, umutsuzluk içinde bile **"sevgi"**ye bir çıkış yolu olarak işaret ediyor. Özellikle son bölümler, sevgiyi tekrar hatırlama ve başkalarına karşı daha duyarlı olma çağrısı yapıyor. Bu, toplumsal farkındalık, empati ve birlikte var olma üzerine güçlü bir mesaj.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri

  Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri  I am not the only traveler tek gezgin ben değilim Who has not repaid his debt borcunu ödememiş olan I've been searching for a trail to follow again tekrar takip etmek için bir iz arıyordum Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim What the hell I'm supposed to do ne halt etmemi bekliyorsun And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim Not to ride along with you seninle gelmemek için I had all and then most of you, some and now none of you sana ve sonra daha fazlana sahiptim, birazına ve şimdi hiçbir şeyine Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür I don't know what I'm supposed to do, haunted by the ghost of you ne yapmam gerektiğini bilmiyorum, senin hayaletine musallat oldum Oh, take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür When the night was full of terrors gece dehşetlerle ...

Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri

  Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri Are you someone that I could give my heart to?   Sen benim verebileceğim biri misin? Or just the poison that I'm drawn to?   Yoksa sadece beni çeken zehre mi? It can be hard to tell the difference late at night   Farkı söylemek gece geç saatlerde zor olabilir Play fair, is that a compass in your nature?   Adil oyna, o pusula senin doğanda mı? Or are you tricky 'cause I been there   Yoksa kurnaz mısın? Çünkü ben de oradaydım And baby, I don't need to learn that lesson twice   Ve bebeğim, o dersi iki kez öğrenmeme gerek yok But if you really wanna go there   Ama gerçekten oraya gitmek istiyorsan You should know I   Bilmelisin ki ben Need someone to hold me close   Bana sarılacak birine ihtiyacım var Deeper than I've ever known   Hiç bilmediğim kadar derin Whose love feels like a rodeo   Kimin aşkı rodeo gibi hissettiriyor Knows just ...

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ

DJO - END OF BEGINNING TÜRKÇE ÇEVİRİ ### Kıta 1 **Lyrics:** ``` Just one more tear to cry One teardrop from my eye You better save it for The middle of the night When things aren't black-and-white Enter, Troubadour: "Remember 24?" ``` **Analizi:** Bu kıta, anlatıcının son bir gözyaşını döktüğünü ve bunu gece yarısı için saklamayı önerdiğini anlatıyor. "Things aren't black-and-white" (Şeyler siyah-beyaz değil) ifadesi, hayatın karmaşıklığına işaret ediyor. Troubadour (gezgin ozan) sahneye giriyor ve "Remember 24?" (24'ü hatırla) diyor. Bu, anlatıcının geçmişte önemli bir olayı hatırlaması gerektiğini belirtiyor olabilir. **Çeviri:** ``` Sadece bir damla gözyaşı daha Gözümden bir damla yaş Onu gece yarısı için sakla Şeyler siyah-beyaz olmadığında Gezgin Ozan sahneye girer: "24'ü hatırla?" ``` ### Koro **Lyrics:** ``` And when I'm back in Chicago, I feel it Another version of me, I was in it I wave goodbye to the end of beginning...