Ana içeriğe atla

Ed Sheeran – A Little More Türkçe Çeviri

Ed Sheeran – A Little More Türkçe Çeviri



[Verse 1 / 1. Kıta]
You think I was born to ruin your life
Hayatını mahvetmek için doğduğumu sanıyorsun

But you did most of that before I arrived
Ama o işin çoğunu ben gelmeden önce sen yaptın

Some things are broken when you open a box
Bazı şeyler kutuyu açtığında zaten kırık olur

Stop it, you've gone too far, enough is enough
Yeter artık, çok ileri gittin, bu kadarı fazla


[Pre-Chorus / Nakarat Öncesi]
I wish I didn't care this much but I do
Keşke bu kadar umursamasam ama umursuyorum

No one knows the half of it what you put me through
Bana yaşattıklarının yarısını bile kimse bilmiyor

And I, I sometimes wonder - Do you live with regret?
Ve bazen merak ediyorum – Hiç pişmanlık duyuyor musun?

Wish I could say I wish you the best 'cause
Keşke “senin için en iyisini diliyorum” diyebilsem çünkü...


[Chorus / Nakarat]
I used to love you
Seni eskiden severdim

Now, every day I hate you just a little more
Ama artık her gün senden biraz daha nefret ediyorum

Life got better when I lost you
Seni kaybedince hayatım düzeldi

But every day I hate you just a little more and more and more
Ama yine de her geçen gün senden biraz daha fazla nefret ediyorum

Blame it on your history and say it's not your fault
Geçmişini suçla ve bunun senin hatan olmadığını söyle

I can't call you crazy 'cause you could be diagnosed
Sana deli diyemem çünkü bu gerçekten bir teşhis olabilir

Oh, I used to love you
Ah, seni eskiden severdim

But, every day I hate you just a little more and more and more
Ama artık her gün senden biraz daha fazla nefret ediyorum


[Verse 2 / 2. Kıta]
I wish that you would look in the mirror 'cause if you did
Keşke aynaya bakabilsen çünkü baksan

You'd see the problem is you 'cause you're a prick
Sorunun sende olduğunu görürdün çünkü sen bir pisliğin tekisin

I know that I'm your scapegoat, whenever the rain falls
Biliyorum, her işler kötü gittiğinde beni günah keçisi yapıyorsun

Whenever you slip or when you're in a dip
Sende işler sarpa sardığında ya da çöktüğünde

I was there to lean on when I was a kid
Ben çocukken sana yaslanacak bir omuz oldum

But now that I'm an adult I see it for what it is
Ama şimdi bir yetişkinim ve her şeyi olduğu gibi görüyorum

I have to lock the door now [?] bridge
Şimdi kapıyı kilitlemek zorundayım [?] köprü

Take all your apologies and put 'em in a bin
Tüm o özürlerini al ve çöpe at

For your dad's sake, please move out your dad's place
Baban için, lütfen artık babanın evinden taşın

Stop bringing drama there with your mates
Arkadaşlarınla birlikte oraya dram getirmeyi bırak

Your sister's got enough to manage on her plate
Kız kardeşinin zaten başında yeterince derdi var

To worry 'bout you controlling your rage
Senin öfkeni kontrol edememenle uğraşamaz


[Pre-Chorus / Nakarat Öncesi]
And one day we'll all be dead
Ve bir gün hepimiz öleceğiz

But between now and then
Ama o zamana kadar

I never want to see you again
Seni bir daha asla görmek istemiyorum


[Chorus / Nakarat]
I used to love you
Seni eskiden severdim

Now, every day I hate you just a little more
Ama artık her gün senden biraz daha nefret ediyorum

Life got better when I lost you
Seni kaybedince hayatım düzeldi

But every day I hate you just a little more and more and more
Ama her geçen gün senden daha fazla nefret ediyorum

Blame it on your history and say it's not your fault
Geçmişini suçla ve bunun senin hatan olmadığını söyle

I can't call you crazy 'cause you could be diagnosed
Sana deli diyemem çünkü gerçekten teşhis edilebilirsin

Oh, I used to love you
Ah, seni eskiden severdim

But, every day I hate you just a little more and more and more
Ama artık her geçen gün senden daha da nefret ediyorum


[Bridge / Köprü]
I wish I didn't care this much but I do
Keşke bu kadar umursamasam ama umursuyorum

No one knows the half of it what you put me through
Bana yaşattıklarının yarısını kimse bilmiyor

And I, I sometimes wonder - Do you live with regret?
Ve bazen merak ediyorum – Hiç pişmanlık duyuyor musun?

Wish I could say I wish you the best, but I don't
Keşke “senin için en iyisini diliyorum” diyebilsem, ama demiyorum


[Chorus / Nakarat]
I used to love you
Seni eskiden severdim

Now, every day I hate you just a little more
Ama artık her gün senden biraz daha nefret ediyorum

Life got better when I lost you
Seni kaybedince hayatım düzeldi

But every day I hate you just a little more and more and more
Ama her gün senden daha fazla nefret ediyorum

Blame it on your history and say it's not your fault
Geçmişini suçla ve yine sorumluluğu üstlenme

I can't call you crazy 'cause you could be diagnosed
Sana deli diyemem çünkü bu bir hastalık olabilir

Oh, I used to love you
Ah, seni eskiden severdim

But, every day I hate you just a little more and more and more
Ama artık her gün senden biraz daha fazla nefret ediyorum

Hmmm-mmm
Hmmm-mmm


Şarkı Özeti

Temalar:

  • Sevginin nefrete dönüşmesi

  • Psikolojik şiddet ve travma

  • Aile içi çatışmalar

  • Bireysel farkındalık ve sınır koyma

  • Hayal kırıklığı ve iyileşme süreci

Duygular:

  • Öfke

  • Hayal kırıklığı

  • Acı

  • Nefret

  • Kabulleniş

  • Özgürleşme

Anahtar Kelimeler:

  • Hate (nefret)

  • Love (aşk)

  • Regret (pişmanlık)

  • Diagnosed (teşhis)

  • History (geçmiş)

  • Scapegoat (günah keçisi)

  • Drama, rage, apology

Dikkate Değer Satırlar:

  • "Every day I hate you just a little more" – sevginin yerini yavaş yavaş büyüyen bir nefrete bırakması

  • "Life got better when I lost you" – kayıp değil, kurtuluş

  • "No one knows the half of it what you put me through" – görünmeyen travmalar

Genel Mesaj:
Şarkı, Ed Sheeran’ın duygusal olarak zarar gördüğü bir kişiye karşı hissettiği yoğun öfkeyi ve hayal kırıklığını dile getiriyor. Eskiden sevdiği bu kişiye karşı artık nefrete varan hisler besliyor. Şarkının ilerleyen bölümlerinde, bu kişinin davranışlarını geçmişine bağlayarak sorumluluktan kaçtığı vurgulanıyor. Ed Sheeran, artık bu kişiyi hayatından çıkardığını, bundan memnun olduğunu ve geri dönüşün mümkün olmadığını açık bir dille ifade ediyor.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri

  Lord Huron - The Night We Met Türkçe Çeviri  I am not the only traveler tek gezgin ben değilim Who has not repaid his debt borcunu ödememiş olan I've been searching for a trail to follow again tekrar takip etmek için bir iz arıyordum Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim What the hell I'm supposed to do ne halt etmemi bekliyorsun And then I can tell myself ve sonra kendime söyleyebilirim Not to ride along with you seninle gelmemek için I had all and then most of you, some and now none of you sana ve sonra daha fazlana sahiptim, birazına ve şimdi hiçbir şeyine Take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür I don't know what I'm supposed to do, haunted by the ghost of you ne yapmam gerektiğini bilmiyorum, senin hayaletine musallat oldum Oh, take me back to the night we met beni tanıştığımız geceye geri götür When the night was full of terrors gece dehşetlerle ...

Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri

  Dua Lipa - Training Season Türkçe Çeviri Are you someone that I could give my heart to?   Sen benim verebileceğim biri misin? Or just the poison that I'm drawn to?   Yoksa sadece beni çeken zehre mi? It can be hard to tell the difference late at night   Farkı söylemek gece geç saatlerde zor olabilir Play fair, is that a compass in your nature?   Adil oyna, o pusula senin doğanda mı? Or are you tricky 'cause I been there   Yoksa kurnaz mısın? Çünkü ben de oradaydım And baby, I don't need to learn that lesson twice   Ve bebeğim, o dersi iki kez öğrenmeme gerek yok But if you really wanna go there   Ama gerçekten oraya gitmek istiyorsan You should know I   Bilmelisin ki ben Need someone to hold me close   Bana sarılacak birine ihtiyacım var Deeper than I've ever known   Hiç bilmediğim kadar derin Whose love feels like a rodeo   Kimin aşkı rodeo gibi hissettiriyor Knows just ...

RAYE, 070 Shake- Escapism. Türkçe Çeviri 

  RAYE, 070 Shake- Escapism. Türkçe Çeviri  Sleazin' and teasin', I'm sittin' on him aşağılık ve dalga geçiyorum, onun üzerine oturuyorum All of my diamonds are drippin' on him tüm elmaslarım onun üzerine damlıyor I met him at the bar, it was twelve or something onunla barda tanıştım, saat on ikiydi ya da öyle bir şeydi I ordered two more wines 'cause tonight, I want him iki şarap daha sipariş ettim çünkü bu gece, onu istiyorum A little context if you care to listen dinlemek istersen biraz olaydan bahsedeyim I find myself in a shit position kendimi boktan bir pozisyonda buluyorum The man that I love sat me down last night sevdiğim adam dün gece beni karşısına oturttu And he told me that it's over, dumb decision ve bana bittiğini söyledi, aptalca bir karar And I don't wanna feel how my heart is rippin' ve kalbimin nasıl attığını hissetmek istemiyorum Fact, I don't wanna feel, so I stick to sippin' aslında, hissetmek istemiyorum, bu yüzden yudu...