Queen, David Bowie - Under Pressure Türkçe Çeviri
Mmm num ba de
Dum bum ba be
Doo buh dum ba beh beh
Pressure: pushing down on me
baskı: bana baskı yapıyor
Pressing down on you, no man ask for
sana baskı yapıyor, kimse sormuyor
Under pressure that burns a building down
bir binayı yakan baskı altında
Splits a family in two
bir aileyi ikiye böler
Puts people on streets
insanları sokaklara döküyor
Um ba ba be
Um ba ba be
De day da
Ee day da
That's OK
bu tamam
That's the terror of knowing
bu bilmenin dehşeti
What this world is about
bu dünyanın neyle alakalı olduğunu
Watching some good friends screaming
bazı iyi arkadaşların çığlık atmasını izliyorum
"Let me out!"
"bırak beni!"
Tomorrow gets me higher
yarın beni yükseltir
Pressure on people, people on streets
insanlar üzerindeki baskı, sokaklardaki insanlar
Day day de mm hm
Da da da ba ba
OK
Chippin' around, kick my brains 'round the floor
etrafta dolanıyorum, beynimi yere tekmeliyorum
These are the days: it never rains but it pours
işte o günler: dertler gelirse hep üst üste gelir
Ee do ba be
Ee da ba ba ba
Um bo bo
Be lap
People on streets
sokaklardaki insanlar
Ee da de da de
People on streets
sokaklardaki insanlar
Ee da de da de da de da
That's the terror of knowing
bu bilmenin dehşeti
What this world is about
bu dünyanın neyle alakalı olduğunu
Watching some good friends screaming
bazı iyi arkadaşların çığlık atmasını izliyorum
"Let me out!"
"bırak beni!"
Tomorrow gets me higher, higher, high!
yarın beni yükseltir, yükseltir, yüksek!
Pressure on people, people on streets
insanlar üzerindeki baskı, sokaklardaki insanlar
Turned away from it all like a blind man
kör bir adam gibi her şeyden uzaklaştı
Sat on a fence, but it don't work
bir çitin üzerine oturdu, ama işe yaramıyor
Keep coming up with love, but it's so slashed and torn
aşkla gelmeye devam et, ama çok kesik ve yırtık
Why, why, why!?
neden, neden, neden!?
Love, love, love, love, love
aşk, aşk, aşk, aşk, aşk
Insanity laughs under pressure
delilik baskı altında gülüyor
We're breaking
kırılıyoruz
Can't we give ourselves one more chance?
kendimize bir şans daha veremez miyiz?
Why can't we give love that one more chance?
neden aşka bir şans daha veremiyoruz?
Why can't we give love, give love, give love, give love, give love, give love, give love, give love, give love?
neden sevgi veremiyoruz, sevgi veremiyoruz, sevgi veremiyoruz, sevgi veremiyoruz, sevgi veremiyoruz, sevgi veremiyoruz, sevgi veremiyoruz?
'Cause love's such an old-fashioned word
çünkü aşk çok eski moda bir kelimedir
And love dares you to care for the people on the edge of the night
ve aşk gecenin kenarındaki insanlara bakmaya cesaret eder
And love dares you to change our way of caring about ourselves
ve aşk kendimizi önemseme biçimimizi değiştirmeye cesaret eder
This is our last dance
bu bizim son dansımız
This is our last dance
bu bizim son dansımız
This is ourselves
bu kendimiz
Under pressure
baskı altında
Under pressure
baskı altında
Pressure
baskı
Yorumlar
Yorum Gönder