Justin Bieber – YUKON Türkçe Çeviri
In the city, uh, remember you used to drive a Yukon, I'd pick up whenever you called
Şehirdeyken, hani Yukon marka arabayı sürdüğünü hatırlıyor musun, sen ne zaman arasaydın açardım
In the parkin' lot in Tucson, like, "Uh, are you with me?"
Tucson'daki otoparkta, "Yanımda mısın?" gibi
In the Phantom with the roof gone, I pull up like Jimmy Neutron
Üstü açık Phantom arabayla geldim, Jimmy Neutron gibi belirdim
I can help you get a move on, like U-Haul, oh, and I know
Sana taşınmanda yardım edebilirim, tıpkı U-Haul gibi, biliyorum
Uh, you like to go slow, but we could go faster, tell me the password (Uh)
Yavaş gitmeyi seviyorsun ama daha hızlı da gidebiliriz, bana parolayı söyle
Slide city, slide city, you know what that means, uh
Slide City, Slide City, bunun ne demek olduğunu biliyorsun
I'm coming up on you quickly, mm, I bring nice things to you
Sana doğru hızla geliyorum, sana güzel şeyler getiriyorum
Slide city, slide, can another man tryna get you in the bed
Slide City, kay, başka bir adam seni yatağa atmaya çalışıyor
So when it gets lost and sick, I know it's gonna make you beg
Her şey yolunu kaybedip bozulunca, yalvaracağını biliyorum
What would I do (What would I do?), if I didn't love you, babe?
Seni sevmeseydim ne yapardım, bebeğim?
What would I do if I didn't love you, babe?
Seni sevmeseydim ne yapardım, bebeğim?
What would I do (What would I do?), if I didn't love you?
Seni sevmeseydim ne yapardım?
Mmm (Yeah), mmm
Hmm (Evet), hmm
Just wanna be the one to give you what you want
Sana istediğini veren tek kişi olmak istiyorum
I do what you want and you shouldn't run
Ne istiyorsan yapıyorum, kaçmamalısın
Riding around town with your hair down, uh (True)
Şehirde saçların açık geziyorsun, hıh (Doğru)
I know you like it when I tell you what you want
Sana ne istediğini söylediğimde hoşlandığını biliyorum
Give you back what you done and what you want
Yaptıklarını ve istediklerini sana geri veririm
I can tell your friends if you don't want them, uh, uh, uh
Eğer istemiyorsan arkadaşlarına da söylerim
Uh, you like to go slow, but we could go faster, tell me the password
Yavaş gitmeyi seviyorsun ama daha hızlı gidebiliriz, parolayı söyle
Slide city, slide city, you know what that means, uh
Slide City, Slide City, bunun ne demek olduğunu biliyorsun
I'm coming up on you quickly, mm, I bring nice things to you (Yeah, baby, [?])
Sana hızla yaklaşıyorum, sana güzel şeyler getiriyorum (Evet, bebeğim, [?])
Slide city, slide, can't another man tryna get you in the bed
Slide City, kay, başka bir adam seni yatağa atmaya çalışıyor
So when it gets lost and sick, I know it's gon make you beg
Her şey kötüye gittiğinde, sana yalvartacağını biliyorum
What would I do, uh, if I didn't love you, babe?
Seni sevmeseydim ne yapardım, bebeğim?
What would I do if I didn't love you, babe?
Seni sevmeseydim ne yapardım, bebeğim?
What would I do (What would I do?), if I didn't love you? (What would I, What would I do?)
Seni sevmeseydim ne yapardım? (Ne yapardım, ne yapardım?)
Love you, love you
Seni seviyorum, seni seviyorum
Love you, love you
Seni seviyorum, seni seviyorum
Love you, love you
Seni seviyorum, seni seviyorum
Love you, love you
Seni seviyorum, seni seviyorum
🎵 Şarkının Özeti – Temalar & Duygular
Tür: Pop / R&B
Tema: Aşk, tutku, arzu, kıskançlık
Ana Duygular: Özlem, sevgi, sahiplenme, romantizm
Justin Bieber bu şarkısında geçmişteki bir ilişkiyi hatırlayarak, hâlâ o kişiye olan bağlılığını dile getiriyor. "Slide City" gibi mecazi ifadelerle, fiziksel yakınlıkla duygusal bağı harmanlıyor. Şarkı boyunca hem tutkulu bir aşkın hem de arzu dolu bir enerjinin izi var. Aynı zamanda kıskançlık, sahiplenme ve "seni sevmeseydim ne yapardım?" gibi içsel sorgulamalarla romantik bir karmaşa da hissediliyor.
Yorumlar
Yorum Gönder